Monday, December 29, 2008

 
ne kadar dar bi alanda yasadigimizi gordukce tekrar tekrar kendime hatirlatmalar yapiyorum. okul, ev, alisveris, doktor, arada bir gezmeler... aile, eski/yeni arkadaslar, daha tanismadigimiz arkadaslar ve resmi iliskiler... ozgur oldugumuzu sanarken bile ne kadar minicigiz aslinda... sahip olduklarimiz, sahip olmadiklarimiz, "kaybetme korkularimiz", politik davranislarimiz, beklentilerimiz, "hic kiramadigimiz kaliplarimiz" ve toplumculuğumuz... butun bunlar sayesinde biz bir yerden sonra bizden uzaklasiyoruz. hatta an geliyo kendimizi taniyamiyoruz. 2 sene sonra 180 derece farkli insanlara donusebiliyoruz. neden? cunku sartlar, bakislar degisiyor. peki o zaman insan durup dusunmez mi demekki hersey gecici, degisiciymis diye? hayati da buna gore yasamaya baslamaz mi? insanlari bilmiyorum, kimseyi bilmiyorum, cunku kimse kimseyi gercekten bilemez... bi insani tanima ugrasi da bosunadir bence. korkulardan ortaya cikan uzlasmalar da ne kadar sagliklidir ki? ortada guven varsa zaten uzlasmaya, kurallara, imzaya gerek yoktur. biraz anarsist bir bakis olmus olabilir ama inanmanin zarari yok. insani tanima ugrasi iliskideki suprizleri sifira indirme cabasidir. o iliskiye hakim olma gayretidir ve bosunadir fikrimce. hayattan zevk alamam ben bu sekilde. sonra ne olucak diye dusunerek. 2 gun sonra 2008 bitiyor. daha vaktim var.

Comments: Post a Comment

<< Home

This page is powered by Blogger. Isn't yours?